

Çağlayan'da görülen ikinci duruşmaya Şükran Ovalı, Selma Ergeç, Halit Ergenç, Rıza Kocaoğlu, Nejat İşler, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür ve Zafer Algöz aralarında bulunduğu oyuncular da geldi.
Ayşe Barım, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etmekle" suçlandığı davada 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
7 Temmuz'daki ilk duruşmada tutukluluğunun devamına karar verilen Barım, tüm suçlamaları reddediyor.
'Vatandaşlık hassasiyetiyle hareket ettim'
İkinci duruşmada Ayşe Barım'dan şikayetçi olan Sedat Gün duruşmaya uzaktan bağlanarak beyanda bulundu.
Gün, Barım'ı şahsen tanımadığını yalnızca "sosyal medyada gördüğü şeyleri" ihbar ettiğini söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
"Sanıkla ilgili gördüğüm bildiğim bir durum yok. Gezi Parkına katılmadım. Vatandaşlık hassasiyetiyle hareket ettim."
Kürsüye çıkan tanıkların çoğu Ayşe Barım'ın apolitik olduğunu, siyasi meselelerle ilgili kimseye baskı yapmadığını ve Gezi Parkı eylemlerine katılmaları konusunda kendilerini yönlendirmediğini söyledi.
Oyuncu Hümeyra, ifadesinde "Geziye de gittim. Kendi isteğimle gittim. Ayşe'nin dahli yoktur. Yönlendirmesi olmadı. İki sefer gittim. Gittiğimde de görmedim Ayşe'yi orada" dedi.
Bergüzar Korel, Barım'ın şirketiyle 2006'dan bu yana çalıştığını belirtti ve şu ifadeleri kullandı:
"Ayşe Barım hiçbir şekilde Gezi Parkı'na gitmem için beni yönlendirmedi. Eşimle birlikte kendi kararımla gittim. Orada hiçbir şekilde karşılaşmadım kendisiyle. Hiçbir yönlendirmesi olmadı. Sosyal medya paylaşımlarımıza yönelik yönlendirmesi de olmadı."
Tanıklardan oyuncu Ceyda Düvenci ise "Ayşe Barım apolitiktir. En büyük hassasiyeti hayvanlar ve çocuklar. Diğer toplumsal olayla hakkında konuşmaz, konuşturmaz karışmaz" ifadelerini kullandı.
Dolunay Soysert de Gezi'ye kendi rızasıyla katıldığını, sosyal medya paylaşımlarını kendisi yaptığını ve Barım ile yakın dost oldukları için sık sık telefonda görüştüklerini söyledi.
Tanıklardan Halit Ergenç, Barım'ın kendisini Gezi Parkı'na gitmesi için yönlendirmediğini ancak eylemler sırasında karşılaştıklarını söyledi.
Ergenç, Barım ile koordine olmadan eyleme katıldığını vurguladı ve "Kendisi benim menajerimdir, bazı yerlere gittiğim zamanlarda yanımda bulunabilir" diye konuştu.
Rıza Kocaoğlu da Gezi'ye kendi rızasıyla gittiğini ve Barım ile orada bir kez karşılaştığını söyledi. Oyuncu, "Sosyal medya paylaşımlarımızla ilgili ilgili bir telkini de olmadı. Benim evim orda olduğu için evden çıkıp gittim" dedi.
Ergenç ve Kocaoğlu, Gezi Parkı davasının sanıklarından sanatçı Memet Ali Alabora ile irtibatlı olup olmadıklarına yönelik sorulara verdikleri cevaplarının çelişkili olduğu iddiası üzerine açılan davada hapis cezasına çarptırılmıştı.
Mehmet Günsur de Ayşe Barım'ı Gezi Parkı'nda bir kere gördüğünü söyledi.
Oyuncu, "Gezi parkında bulunmamız konusunda, sosyal medya paylaşımlarımız konusunda bize Ayşe Barım'dan bir talimat veya yönlendirme gelmedi" dedi.
Nejat İşler ise Barım'ın kendisini yönlendirip yönlendirmediği sorusuna "Birinin beni yönlendirmesini kendime hakaret sayarım. Birlikte yemek yemişsek hesabı öder en fazla" yanıtını verdi.
Tanık kürsüsüne çıkan isimlerden Selma Ergenç, Ayşe Barım hakkında şunları söyledi:
"[Gezi Parkı'na] gittiğimde bir kere gördüm Ayşe Barım'ı orada. 'Nasılsın, iyi misin?' dışında bir şey konuşmadık. 22 yıldır birlikte çalışıyoruz. Hangi projede yer alacağıma ben karar veriyorum, herhangi bir konuda bana talimat verme gibi bir hakkı yok."Barım'ın 7 Temmuz'daki ilk duruşmasında mahkemeye nörolog ve kardiyologların da bulunduğu bir sağlık kurulu tarafından rapor sunuldu.
Rapora göre Barım'ın kalbindeki kas dokuları normalin çok üstünde ve dengesiz şekilde kalınlaştı.
Kalp kapakçıklarında ileri derecede yetmezlik var, bu da kanın ters yönde akmasına ve kalbin daha da büyümesine neden oluyor.
Avukatı Deniz Ketenci'nin BBC News Türkçe'ye verdiği bilgiye göre Barım, mahkeme kararıyla sağlık raporu almak üzere 16 Temmuz'da Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmişti.
Ciddi sağlık sorunları yaşadığı belirtilen Barım, 27 Ağustos'ta yayınladığı bir açık mektupla "Tutuksuz yargılanabilecekken cezaevinde hayatımı kaybedersem bunun sorumluluğu kimdedir?" diye sormuştu.
Mektup, sahibi olduğu ID İletişim şirketinin Instagram hesabından yayınlandı.
Barım cezaevinde 30 kilo kaybettiğini ve ani kas yıkımını oluştuğunu da belirtmişti.
Türk Tabipleri Birliği ağustos ayında yayımladığı raporda Barım'ın ani ölüm riski olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Birlik, Barım'ın tahliyesinin mümkün olduğu sonucuna varmıştı.
Avukatları, rahatsızlıkları nedeniyle Barım için tahliye talebinde bulunmuştu ancak talep kabul görmedi.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü (CTE) tarafından nisan ayında yapılan yazılı açıklamada Barım'ın gerekli tedavilerinin eksiksiz olarak sağlandığı duyurulmuştu.
Ayşe Barım 27 Ocak'tan beri eski adı Silivri olan Marmara Cezaevi'nde tutuklu bulunuyor.
KAYNAK
X
Instagram
Bluesky
TEKNOLOJİHABERMERKEZİ.COM GÜNCEL HABERLER | Yatırım Tavsiyesi Değildir.